Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, son günlerde muhalefet cephesinden yükselen eleştirilere sert yanıt verdi. CHP Genel Başkanı Özgür Özel’i hedef alan Erdoğan, Özel’in Türkiye’yi yurt dışına şikâyet ettiğini öne sürerek, bu tutumu “ekonomik tetikçilik” olarak nitelendirdi. Erdoğan, “Türkiye’nin itibarına yönelik karalama kampanyalarına sessiz kalamayız. Ülkemizin jurnallenmesine gözlerimizi kapatmamız mümkün değildir” şeklinde konuştu.
Erdoğan’dan Muhalefete Yüklü Eleştiriler
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yaptığı son açıklamada, muhalefetin ekonomi üzerinden yürüttüğü eleştiri dilinin yalnızca iç politikaya değil, Türkiye’nin uluslararası itibarına da zarar verdiğini savundu. CHP lideri Özgür Özel’i, özellikle dış yatırımcılar nezdinde Türkiye’yi zor duruma düşürecek açıklamalarda bulunmakla suçlayan Erdoğan, bu tür çıkışların milli çıkarlara aykırı olduğunu dile getirdi.
“Ülkesini seven, ekonomisini yurt dışında kötülemez. Ülkesini seven, uluslararası yatırımcıların gözünde Türkiye’yi itibarsızlaştıracak ifadeler kullanmaz” diyen Erdoğan, muhalefetin bu yaklaşımının sadece iktidarı değil, doğrudan Türkiye Cumhuriyeti’ni hedef aldığını ifade etti.
Ekonomik Tetikçilik Vurgusu
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kullandığı “ekonomik tetikçilik” ifadesi, siyasetin gündemine oturdu. Erdoğan, Özgür Özel’in bazı açıklamalarını, Türkiye ekonomisinin güvenilirliğini zedeleme amacı taşıyan bir tür sistematik karalama çabası olarak değerlendirdi.
“Ekonomiyi bahane ederek Türkiye’nin dış dünyadaki algısını bozmak isteyenler aslında ülkemizin büyümesini, kalkınmasını ve bağımsız duruşunu hedef alıyorlar. Bu, ekonomik tetikçiliktir. Kendi ülkesine karşı bu şekilde bir tutum alınmasını asla kabul edemeyiz” ifadelerini kullanan Erdoğan, söz konusu çıkışların sadece politik bir rekabetin parçası olmadığını, aynı zamanda stratejik bir tehlike içerdiğini dile getirdi.
Türkiye’nin Yurt Dışına Jurnallenmesi
Cumhurbaşkanı Erdoğan, muhalefetin dış basına ve uluslararası kuruluşlara yönelik söylemlerini “Türkiye’yi jurnallemek” olarak tanımladı. Erdoğan’a göre, CHP liderinin son dönemde yaptığı bazı açıklamalar, özellikle Batı başkentlerinde Türkiye’ye dair algının olumsuz yönde şekillenmesine neden oluyor. Bu durumun ise hem ekonomik göstergeleri hem de diplomatik ilişkileri doğrudan etkilediğine dikkat çekti.
“Yatırımcı güveni sadece rakamlarla değil, söylemlerle de şekillenir. Siyasi sorumluluk taşıyan kişilerin her kelimesi, her cümlesi ülke ekonomisini doğrudan etkileyebilir. Hal böyleyken, Türkiye’yi dışarıya şikâyet etmek hangi mantığa sığar?” diyen Erdoğan, muhalefeti sağduyuya davet etti.
Ulusal Birlik ve Sorumluluk Çağrısı
Erdoğan konuşmasında, siyasi farklılıkların ülke menfaatlerinin önüne geçmemesi gerektiğini vurguladı. İktidara yönelik her eleştirinin meşru olduğunu ancak bunun ülkenin temel çıkarlarına zarar vermemesi gerektiğini ifade eden Erdoğan, “Eleştiri yaparken ülkenin ortak menfaatlerini gözetmek, bir siyasetçinin temel sorumluluğudur” dedi.
Bu bağlamda muhalefete de önemli görevler düştüğünü belirten Cumhurbaşkanı, ekonomik gelişmelerin manipüle edilmeden, gerçek verilere dayanarak kamuoyuyla paylaşılmasının demokratik olgunluğun bir göstergesi olduğunu söyledi. Türkiye’nin özellikle küresel ölçekte yaşanan ekonomik dalgalanmalardan bağımsız düşünülemeyeceğine de dikkat çeken Erdoğan, içerideki siyasi aktörlerin bu gerçeği göz önünde bulundurarak hareket etmeleri gerektiğini belirtti.
Muhalefetin Eleştirilerine Yanıt
CHP lideri Özgür Özel ve partisinin ekonomi yönetimine yönelik sert eleştirilerine de değinen Erdoğan, ekonomi politikalarının uzun vadeli hedeflerle şekillendiğini söyledi. Türkiye’nin ekonomide attığı adımların kısa vadeli siyasi kazanımlar uğruna hedef alınmasını yanlış bulduğunu belirten Erdoğan, “Reel ekonomiyle ilgisi olmayan söylemlerle yapılan muhalefet, sadece kafa karışıklığı yaratır. Halkımız da artık bu taktikleri net bir şekilde görüyor” dedi.
Ayrıca Erdoğan, Türkiye’nin küresel yatırım ortamında daha cazip hale gelmesi için yapılan reformların, içeriden gelecek yapıcı katkılara açık olduğunu ancak karalama kampanyalarına karşı da kararlı duracaklarını belirtti.
Türkiye Hepimizin
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını birlik ve beraberlik çağrısıyla noktaladı. Tüm siyasi partilerin, farklılıklarını muhafaza ederken milli çıkarlar etrafında buluşması gerektiğini dile getirdi. “Türkiye bizim ortak evimiz. Hepimiz bu evin çatısı altındayız. Eleştirilerimizi yaparken bu çatıyı yıkmaya değil, güçlendirmeye çalışmalıyız” dedi.
Erdoğan’ın “ekonomik tetikçilik” ve “ülkeyi jurnalleme” ifadeleri, siyasette önümüzdeki günlerde de tartışılmaya devam edecek gibi görünüyor. Özellikle CHP cephesinden gelecek yanıtlar, bu tartışmanın seyrini belirleyecek önemli unsurlar arasında yer alacak.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Haliç Kongre Merkezi’nde gerçekleşen MÜSİAD 28. Olağan Genel Kurulu’na katıldı. Konuşmasında hem ekonomik gelişmelere hem de güncel siyasi gündeme dair dikkat çeken açıklamalarda bulunan Erdoğan, Türkiye’nin karşılaştığı zorluklara rağmen güçlü bir duruş sergilediğini belirtti.
Ekonomik Temelleri Güçlendirdik
Cumhurbaşkanı Erdoğan, iki yıl önce hayata geçirilen ekonomik program sayesinde Türkiye’nin ekonomik altyapısının sağlamlaştırıldığını ifade etti. Uygulamaya konulan politikaların rasyonel bir zeminde ilerlediğini vurgulayan Erdoğan, bu programın ülke ekonomisini dış şoklara karşı daha dirençli hale getirdiğini söyledi.
“Ekonomimizin temellerini güçlendirerek, kalıcı ve sürdürülebilir büyümeyi hedefledik,” diyen Erdoğan, özellikle dış kırılganlıkların azaltıldığını ve bu sayede ekonomik istikrarın sağlandığını dile getirdi.
Enflasyonda 11 Aydır Süregelen Düşüş
Erdoğan, yıllık enflasyon oranının üst üste 11 ay boyunca azalma gösterdiğine dikkat çekti. Nisan ayında enflasyonun son 40 ayın en düşük seviyesine indiğini ifade eden Cumhurbaşkanı, bu olumlu trendin devam edeceğine inandıklarını belirtti.
“Dalgalanmalara karşı güçlü bir refleks sergiledik” diyerek son 1,5 ayda yaşanan ekonomik dalgalanmalara karşı alınan önlemlerin etkili olduğunu söyleyen Erdoğan, uygulanan programın manipülasyon ve ekonomik sabotaj girişimlerine karşı dirençli olduğunu bir kez daha gösterdiğini vurguladı.
İşsizlik Verileri Olumlu Seyrediyor
Mart ayı itibarıyla işsizlik oranının yüzde 7,9’a gerilediğini belirten Erdoğan, erkeklerde bu oranın yüzde 6,5, kadınlarda ise yüzde 10,6 olduğunu açıkladı. Bu rakamların son 20 yılın en düşük seviyelerine işaret ettiğini söyleyen Cumhurbaşkanı, iç ve dış talepte meydana gelebilecek geçici yavaşlamaların olağan olduğunu ve Türkiye’nin bu tür süreçleri yönetme kabiliyetine sahip olduğunu belirtti.
Küresel Ekonomiye Dair Değerlendirme: Fırtınalı Sularda Seyir Hâlindeyiz
Küresel ekonomide yaşanan belirsizliklere de değinen Erdoğan, dünya genelinde enflasyonist baskıların henüz tam anlamıyla kırılmadığını ifade etti. Gümrük tarifeleri üzerinden yaşanan ticari gerilimlerin de bu belirsizlik ortamını artırdığını belirten Cumhurbaşkanı, “Dünya fırtınalı bir denizde ilerlemeye çalışıyor. Suların durulması biraz daha zaman alacak,” dedi.
Türkiye’nin böylesi bir küresel ortamda kararlılıkla ilerlediğini vurgulayan Erdoğan, hükümetin hem deneyime hem de gerekli iradeye sahip olduğunu ifade etti.
MÜSİAD’a Övgü: 35 Yıldır Güçlü Duruşunuzu Korudunuz
Cumhurbaşkanı, konuşmasında MÜSİAD’ın Türkiye’nin ekonomik ve demokratik gelişiminde oynadığı role de özel bir yer ayırdı. 28 Şubat sürecinde gösterilen dayanışmanın kendisi için ayrı bir anlam taşıdığını belirten Erdoğan, MÜSİAD’ın yalnızca o dönemde değil, öncesinde ve sonrasında da dik duruşunu muhafaza ettiğini ifade etti.
“MÜSİAD sadece iş dünyasına değil, tüm Türkiye’ye katkı sağladı,” diyen Erdoğan, 35 yıldır sürdürülen ilke ve kararlılıkla MÜSİAD’ın, Türkiye’nin ihracat, sanayi ve kalkınma yolculuğunda öncü bir rol oynadığını söyledi.
CHP’ye Sert Eleştiriler: Ekonomik Tetikçilik
Konuşmasının siyasi bölümünde ana muhalefet partisi CHP’yi hedef alan Erdoğan, CHP Genel Başkanı’nın ülkesini yabancı basına şikayet ettiğini belirtti. Bu tavrın Türkiye ekonomisine doğrudan zarar verdiğini söyleyen Erdoğan, “Bu yaklaşım sadece iktidara değil, Türk halkına, işçisine, esnafına, sanayicisine de zarar veriyor,” dedi.
CHP Genel Başkanı’nı “ekonomik tetikçilik” yapmakla suçlayan Erdoğan, adı rüşvet ve yolsuzlukla anılan birkaç kişi için 85 milyon vatandaşı hayal kırıklığına uğratan bir tavır sergilendiğini ifade etti. CHP’lilerin birbirini ihbar etmesinin kendilerini ilgilendirmediğini dile getiren Erdoğan, ancak Türkiye’nin uluslararası alanda şikayet edilmesine sessiz kalamayacaklarını vurguladı.
CHP Normalleşmeli, Türkiye Kucaklaşmalı
CHP’nin siyasi çizgisinde düzelme gözlenmediğini savunan Erdoğan, marjinalleşen siyaset dilinin ülkeye zarar verdiğini söyledi. Bu üslubun sadece muhalefete değil, tüm ülkeye zarar verdiğini belirten Cumhurbaşkanı, CHP’nin bir an önce vesayet anlayışından kurtulması gerektiğini ifade etti.
“CHP’nin artık suç örgütlerinin tahakkümünden kurtulması ve sağduyulu bir politika izlemeye başlaması gerekiyor,” diyen Erdoğan, muhalefeti sükunet ve sorumlu dil kullanmaya davet etti. Türkiye’nin birliğe, bütünlüğe ve toplumsal kucaklaşmaya ihtiyaç duyduğunu belirtti.
Siyasi Üsluplar Üzerine Çağrı: Demode Anlayışlar Fayda Sağlamaz
Cumhurbaşkanı Erdoğan, siyaset arenasında daha yapıcı ve kapsayıcı bir dilin hâkim olması gerektiğini vurguladı. Marjinal siyasi tutumların ve eski anlayışların artık yerinin olmadığını ifade eden Erdoğan, bu tür yaklaşımların hem ülkeye hem de bunlardan medet uman siyasilere fayda sağlamayacağını söyledi.
Konuşmasının sonunda Türkiye’nin geleceğine dair umut dolu mesajlar veren Erdoğan, hükümetin kararlılıkla yoluna devam edeceğini, vatandaşların refahı için çalışmaktan geri durmayacaklarını vurguladı.
